Yaş, kırık riskinin en önemli belirleyicisidir. 65 yaş üsttü kadınların 1/3’ü, erkeklerin ise 1/8’i osteoporotiktir. Bu durum da kırık riskini artırır.

Yaşlı hastalarda en sık görülen kırıklar ise; omurga kırıkları, kalça kırıkları, el bilek kırıkları, omuz üst uç kırıkları ve daha önce artroplasti uygulanmış hastalardaki protez çevresi kırıklardır.

Yaşlılarda Omurga kırıkları: İleri yaşlarda kemik erimesi ile birlikte omurga kemiklerinin de kırılganlığı artmakta, çok basit düşmeler ile omurga kemikleri kırılabilmektedir. Çok ileri derecede kemik erimesi olan hastalarda düşmeksizin bile kendi kendine kırık oluşabilmektedir.

Bunlar genelde çökme şeklinde olan kırıklardır. Hastanın kırık sonrası  omurga bölgesinde ağrı oluşur. Ağrının karakteri süreklidir. Özellikle hareket halinde veya ayakta iken artar, istirahat halinde azalır. %70’i sırt ve bel bölgesindedir.

Tedavi seçenekleri arasında korse ile tedavi ve kapalı yöntemlerle yapılan vertebroplasti veya kifoplasti uygulamaları mevcuttur.

Yaşlılarda Kalça kırıkları: Yaşlılıkta kemik erimesine bağlı olarak, sık görülen önemli bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Kemik erimesi (osteoporoz), bu hastalarda kalça kırığı oluşmasını kolaylaştırmakta ve basit bir düşme ile veya düşme olmaksızın kırık oluşabilmektedir. Bu nedenle kalça kırıkları, kemik erimesinin daha fazla olduğu kadınlarda erkeklere göre daha fazla görülmektedir.

Bu hastalarda eşlik eden kalp, şeker, tansiyon ve akciğer hastalıkları gibi durumların olması hastaların tedavilerinde zorluklara yol açmaktadır. Kalça kırığı geçirmiş hastaların % 20-30’u ilk 1 yıl içerisinde hayatını kaybetmektedir.

Kalça kırıklarının tedavisinde amaç, hastayı yatağa bağlı kalmaktan kurtarmak ve kırık öncesi fonksiyonel durumuna en kısa zamanda geri döndürmektir. Yaşlı hastalar yatağa bağlı kaldıklarında metabolik dengeleri hızla bozulmakta ve daha önceden var olan diğer sistemik hastalıkları ağırlaşmaktadır. Hastalar kırık nedeni ile hareket edemedikleri için yatakta uzun süre kalmaya bağlı bası yaraları oluşabilir, bacak damarlarında kan pıhtılaşarak akciğere pıhtı atabilir (tromboemboli) veya akciğer ve idrar yolu enfeksiyonu gelişebilir. Tüm bunlar hastanın hayatını riske sokan problemlerdir. Bu nedenle hastaların tedavisinde cerrahi tedavi tercih edilmelidir.

Yaşlı hastalardaki kalça kırıklarının cerrahi tedavisinde protez ameliyatları veya kırığı kaynatmaya yönelik tespit ameliyatları uygulanmaktadır. Seçilecek yönteme çoğunlukla kırığın yerine göre doktorunuz karar verecektir. Protez ameliyatlarında kırık parça çıkarılarak kemik içerisine kalça protezi yerleştirilir. Kırığın tespit edildiği ameliyatlarda ise çeşitli plak-vidalar veya kemik içine konulan çiviler kullanılarak kırık parçalar birbirine tespit edilir ve kırığın kaynaması sağlanır. Her iki yöntemde de amaç hastayı ameliyattan sonraki gün ayağa kaldırmak ve koltuk değneği veya yürüteç ile üzerine bastırmaktır.

Yaşlılarda Omuz (humerus) Bölgesi kırıkları: Bu kırıklar, ileri yaş grubunda kalça kırıkları ve el bileği kırıklarından sonra 3. sıklıkta görülen kırıklardır. İleri yaşlarda düşük enerjili travmalar, düşme, direk ve dolaylı travma mekanizmaları ile kırık oluşur.

Kırıkların büyük çoğunluğu ayrışmamıştır ve kol omuz sargısı gibi cerrahi dışı tedavi yöntemleri ile takip edilebilirler.

Cerrahi tedavi hastanın yaşına, kırık şekline, kırıktaki ayrışma miktarına, kırıktaki parçalanma miktarına, kemik kalitesine ve hastanın aktif yaşam kapasitesine göre karar verilmelidir. Cerrahi dışı kol omuz sargısı-bandaj uygulanır. Cerrahi olarak sıklıkla plak vida sistemleri uygulanmakla birlikte, çok parçalı kırıklarda omuz protezi uygulamaları da seçenekler arasındadır.

Yaşlılarda El bileği kırıkları: Erişkinlerde en sık görülen kırıklardandır.Yaşlı hastalarda osteoporoz etkisi ile basit düşmeler sonrasında görülebilir. Klinik olarak el bileğinde şişlik, hareketlerde ağrı, deformite izlenir.

El bileği kırıklarında tedavide amaç erken hareket ve rehabilitasyona izin verecek kadar tespit sağlanmasıdır.

Tedavi kararında hastanın yaşı, aktivite derecesi, işi, hobileri, hastanın asıl kullandığı eli olup olmadığı, daha önce el bileği travması geçirip geçirmediği, başka tıbbi sorunları olup olmadığı değerlendirilir. Radyolojik incelemede kırığın eklem içine uzanımlı olup olmadığı, çok parçalı olup olmadığı, kırığın kaymış olup olmadığı, kemik erimesi olup olmadığı doktorunuzca değerlendirilecektir. Bu faktörlerin hepsi bir araya getirilerek hasta için en doğru tedavi kararı alınmalıdır.

Yaşlıda Protez çevresi (periprostetik) kırıklar: Hayat kalitesinin ve beklenen yaşam süresinin artması ile birlikte, total diz protezi, total kalça protezi ve total omuz protezi uygulama sıklığında da artış izlenmektedir.

Yaşlı hastalardaki protez çevresi kırıklar osteoporoz nedeniyle ameliyat esnasında olabildiği gibi ameliyattan sonra da düşük enerjili travmalar nedeniyle görülebilmektedir. En önemli risk faktörü kemik erimesidir.

Bu hastalarda ameliyat dışı tedavi yöntemleri günümüzde kullanılmamaktadır. Cerrahi tedavi ise kırığın yerine, hastanın fizyolojik kapasitesine ve protezin stabilitesine göre belirlenmekte olup plak ve vida ile tespitten protezin değiştirilmesine kadar çeşitli yöntemler vardır. Bu konuda doktorunuz en doğru kararı verecektir.